Yorum: A.M. Homes'a aşık olabilmenin derecesi var mı ki?

8.20.2013

GoodReads'den de kontrol ettim şimdi; ben bu kitabı 30 Mart - 03 Nisan tarihleri arasında okumuşum. Normalde arayı çok açmadan yorum yazmaya, en azından ne yazacağıma dair not almaya çalışıyorum ama işin ucunda aşık olduğum yazarlar oldu mu kelimenin tam anlamıyla "kal geliyor." Üstünden 3 aydan fazla zaman geçmesine rağmen kitabın içindeki olaylar, duygular ve sevdiğim kelimeler dün gibi aklımda. Hala ne diyeceğimden tam emin de değilim açıkçası ama başlayacağız bakalım bir yerden...

İlk başta, itiraf ediyorum, kitabın konusu bana biraz uzakmış gibi geldi. Nedeni de şu: Baş karakterlerden Harry, Richard Nixon uzmanı; üniversitede onunla ilgili ders veriyor. Hepimiz biliyoruz, tanıyoruz tabii bu eski ABD başkanını. Özellikle Watergate skandalından... Ama ayrıntılar? Bende yok açıkçası. Sonrasında bu umrumda olmadı çünkü kitabın özünde, her Homes romanında olduğu gibi insan ilişkileri, aile, sevgi, kaygı, heyecan, korku var. Çoğu zaman olduğu gibi Homes bu kitapta da bir erkeğin ağzından yazıyor...

Özellikle ödüllü kitapları okumak isteyenler için şunu söyleyeyim: Homes, bu yıl May We Be Forgiven ile Women's Prize for Fiction ödülünü kazandı. The Guardian'a verdiği röportajda şöyle bir soru geliyor kendisine: A.M. Homes'un tüm kitaplarını okuyanları ne bekliyor? Vintage Homes mu, yeni bir Homes mu? Homes'un cevabı ise şöyle: "Aslında bu 19 yaşımda yazdığım, Jack isimli ilk romanıma dönüyor. Jack'in annesi ve babası boşanmış, daha sonra babasının gay olduğunu öğreniyor ve bunun kendisi için ne anlama geldiğini anlamaya çalışıyor. Ve bu, aile, bir oğlan çocuğu ve babası hakkında bir kitap. Ve o kitaptaki tüm fikirler May We Be Forgiven'da da yer alıyor..."

Jack'i okuduğumda "Bugünkü YA yazarları utansın!" diye başlık atmışım mesela... Yorumu buradan okuyabilirsiniz.

Bu da bahsettiğim röportaj:


Homes'un şimdiye kadar sadece Bu Kitap Hayatınızı Kurtaracak ve Yangın Müziği isimli kitapları dilimize çevrilmiş. Bir yayınevi artık adam gibi eski kitaplarını da yayınlasa da keşke herkes okusa, "heeee bu kız da bu kadını anlatıp duruyor kendi kendine" pozisyonumdan kurtulsam!

Güncelleme (24 Mayıs):

Kitap, Sel Yayıncılık tarafından dilimize çevrilmiş bulunuyor. Buradan inceleyebilirsiniz.

No comments:

Post a Comment

Blog Design by Nudge Media Design | Powered by Blogger

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 Unported License.
Header'ımı sevgili kardeşim Jaffar yaptı.