Hangi kitabı ne zaman, nerede, hangi ruh halinde okunduğum o kitap
hakkında ne hissettiğimi önemli derecede etkiliyor. Bu nedenle Flavorwire’ın
derlediği listeyi pek beğendim. “Sakın 20’lerinizde okumayın bunu!” derken
verdikleri nedenlerin de çoğuna katılırken buldum kendimi…
That Old Cape Magic – Richard Russo
Bu kitabı daha önce duymadım bile; o nedenle yorum yapamıyorum.
Flavorwire kitabın özünün “aşk her an bitebilir” belirtmiş ve 20’lerinizde
okursanız aşktan soğuyabileceğinizi söylemiş.
Hayallerin Peşinde – Richard Yates
Bu kitabı henüz okumadım; hatta filmini de izleyemedim. Flavorwire’a
göre bu kitabı 20’lerinde okuyanlar birine bağlanmaktan çok ama çok daha fazla
korkmaya başlayabilirlermiş.
Çavdar Tarlasında Çocuklar – J.D. Salinger
Salinger’in dilimize “Gönülçelen” adıyla da çevrilen ilk ve tek
romanının genç yaşlarda okunması gerektiği konusunda Flavorwire’a katılıyorum.
Nitekim önerim üzerine okuyan 25-30 yaş aralığındaki arkadaşlarım 13-14
yaşındaki ben kadar etkilenmediler hikayeden. Ölmeden önce okunması gereken
kitaplardan olduğuna inanıyorum ama yaşınıza göre bunu aklınızın bir köşesinde
tutmanız iyi olur bence.
Yolda – Jack Kerouac
“Yolda” da yine ergenken okunması gerekenlerden. Flavorwire’ın da
belirttiği gibi, o yaşlarda Kerouac’in maceralarına özenip, çekip gitmek
istersiniz. Ancak bir yaştan sonra “bu adam neyine peşinde yahu?” diye
dellenebilirsiniz. Durum bu olsa da en sevdiklerimdendir bu kitap, orası ayrı.
Kevin Hakkında Konuşmalıyız – Lionel Shriver
Bu başlığı ilk duyduğumdan beri “acaba ne var Kevin hakkında
konuşulacak?” diye merak etmişimdir. Hala kısmet olup da okuyamadım,
okuyamadığım için filmini de izlemedim. Flavorwire, “çocuklarınız olana kadar
bekleyin bunu okumak için” demiş. Geleceğimde böyle bir şey görmüyorum ama 20’lerimi
geride bırakmama 7 ay kaldığı için okuyabilirim bence.
Piercing – Ryu Murakami
Bu kitabı görünce aklıma ilk gelen, “Kitaplık Kedisi okumuştur!” oldu.
Gidip bakmaya üşendim tabii. Flavorwire, yakın gelecekte çocuk sahibi olmak
isteyenleri deli gibi korkutacak bir kitap olduğu konusunda uyarıyor bizi.
Boyalı Kuş – Jerzy Kosinski
Kosinski, “Bir Yerde”de günümüz kültürüne yönelik gözlemleriyle
(spesifik olmak gerekirse ABD kültürü ama itiraf edelim medya, vs. söz konusu
olduğunda her ülke aynı rezillikte) oldukça etkilemişti beni. Boyalı Kuş da
okuyacaklarım arasında. Flavorwire, “20’leriniz yeterince sinir bozucu; daha
fazla zorlamaya gerek yok” demiş. Haklı olduğunu kitabın arkasını okuyunca da
anlıyorsunuz ancak okumaya değeceğine inanıyorum.
Ye, Dua Et, Sev – Elizabeth Gilbert
Bu kitabın yazarı, tanımadan etmeden sinir olduğum insanlardan. Ben
sevgilimden ayrılıp da bunalıma girsem değil dünyayı gezmek, bir gün evde
oturup, ağlayarak tonlarca abur cubur yemek için izin bile alamam! O nedenle
okumadığım ve okumayacağım kitaplar arasında. Okuyan arkadaşlarımın ise favori
bölümleri değişkenlik gösteriyor. Kimileri İtalya, kimileri Bali diyor.
Hindistan diyen çıkmadı.
Atlas Vazgeçti – Ayn Rand
Kitap kulübümde “Hayatın Kaynağı”nı okumuştuk. Rand’in ‘filozofi’si
bana uymasa da etkileyici bir kitap olduğunu düşünüyorum. “Atlas Vazgeçti”yi
ise okumak gibi bir niyetim yok açıkçası. Flavorwire, “ergenken sevmişsinizdir,
tamam, ama şimdi ı ıh” demiş ve Obama’dan bir alıntıya yer vermiş. Az ve öz
olarak Obama “sadece kendimizi düşündüğümüz bir dünya çok sınırlı bir vizyon”
demiş.
Gossip Girl – Cecily von Ziegesar
YA kitabı okuyacaksanız adam gibi bir şey okuyun demiş Flavorwire.
Haklı! Dizisi çıtır çerez niyetine gidiyor gerçi ama arada fenalık geçirtiyor
insana.
Grinin 50 Tonu – E.L. James
Flavorwire yine “daha iyileri var; onları okuyun” demiş. Bence de! Hatta
paranormal seviyorsanız J.R. Ward’un halen neden Türkçe’ye çevirilmediğini
anlamadığım “The Black Dagger Brotherhood” serisini deneyebilirsiniz.
Discworld – Terry Pratchett
Flavorwire, bu serinin 39 kitabı olduğunu belirterek, “bir başladınız
mı, 30’larınıza kadar kafanızı kaldıramayabilirsiniz” demiş. Mantıklı.
Bir Son Duygusu – Julian Barnes
Bunun çok iyi bir kitap olduğunu belirten Flavorwire, yaşlanma ve
hafızanın nasıl çalıştığıyla ilgili olduğunu söylemiş. “Biraz daha büyüyün de
daha iyi anlayın” diyor.
Lives of the Noble Greeks and Romans – Plutarch
“Soylu Yunanlı ve Romalıların Hayatları”… Bir gün bunu anlayacakmışız…
Romalılar bir yere kaçmıyormuş zaten.
?????? – Car Marnell
Bu kitabın ne olacağı belli değil pek ama Flavorwire bayağı kötü
olacağına inanıyor.
No comments:
Post a Comment