Maggie O'Farrell ile ilk tanışmamızın arından (Instructions for a Heatwave ile) "bu kadının yazdığı her şeyi okumalıyım!" havalarına girdim. Hala da çıkmış değilim aslında bu havalardan; sadece biraz zaman alıyor, o kadar. Dilimize Esme Lennox Nasıl Yok Oldu? diye çevirilen kitabı The Vanishing Act of Esme Lennox da beni O'Farrell'a hayran bıraktı. O kadar trajik olayları o kadar güzel bir şekilde anlatıyor ki olay için üzülüp mü, yoksa kelimelerin nasıl bu kadar güzel bir şekilde bir araya getirildiğini düşünüp mü ağlayasınız bilmiyorsunuz.
Kitabımızın olayı da şöyle: Edinburgh'da yaşayan Iris, bir gün kapanmak üzere olan bir akıl hastanesinden bir telefon alıyor. Varlığından bile haberi olmayan teyzesini (Esme Lennox) gelip alması gerektiği söyleniyor Iris'e. Önce kadını evine almak istemiyor Iris ama sonunda mecbur kalıyor. Iris'in hikayesi ile Esme Lennox ve kızkardeşi (yani Iris'in annesi) Kitty'nin geçmişi arasında gidip geliyor, ailenin sırlarını, Esme Lennox'un kendini nasıl akıl hastanesinde bulduğunu öğreniyoruz.
Hikayeyi, farklı karakterlerin bakış açısından okuyoruz. Özellikle Esme Lennox'un gözünden anlatılan kısımlarda aklının nasıl gelip gittiğine şahir oluyoruz. O'Farrell gerçekten olayları büyülü kelimelerle anlatan ancak bir o kadar olduğu gibi yaşatan bir yazar. Instructions for a Heatwave'i Esme Lennox Nasıl Yok Oldu?'dan daha çok sevmiştim ama diğer kitaplarını okumayı da heyecanla bekliyorum.
No comments:
Post a Comment