Busem, uzun süredir takip ettiğim kişilerden biri. Beni Seç'i okumaya başladığımda, "Yaaa almışsın! Ben de fuar bekliyorum Cuma günü alacağım" yorumunu yaptı. Heyecanı, beni de heyecanlandırdı ve kendisi bugün Zimlicious'a konuk oluyor. Yorumunu okumadan önce Busbus'un Kitap Kulübü isimli Facebook sayfasını like'lamayı unutmayın!
Yoğun geçen bir haftanın ardından, kitap sonunda bitti! Okuması zevkli bir kitaptı. Dedikleri gibi, Açlık Oyunları-The Bachelor arası bir konusu var. Açlık Oyunları'ndan farkı, ortada ölümcül mücadele olmaması ve sadece kızların yarışıyor olması. Ama işin içinde sadece kızlar varsa, mücadelenin ölümden beter olmasına şaşırmazsınız sanırım.
Neyse, spoiler vermeden, kısaca anlatacak olursam; Açlık Oyunları'nda olduğu gibi, bu kitapta da ülke, kast sistemiyle yönetiliyor ve baş kahraman, kızımız America Singer "Beşler"den... Bayanın hayatının aşkı Aspen ise "Altılar"dan (bir alt sınıftan) geliyor ve birbirlerini delicesine seviyorlar.
America'nın da aralarında bulunduğu, ülkenin özel olarak seçilen 35 kızı, "Seçim" adı verilen mücadelede prensin kalbini çalıp, sınıf atlama peşindeyken, America sırf ailesini kurtarmak için bu mücadeleye katılmak zorunda kalıyor ve kendini heyecanın içinde buluyor.
Karakterlere gelecek olursam; bir "kızıl saç" hayranı olarak ben, America'yı oldukça beğendim. Prens Maxon'a karşı korkusuz ve doğal tutumu beni etkiledi. Prens Maxon'ı, tabii ki "Prens" olduğu için daha okumadan "burnu havada" olarak tahmin ettiğim için, kendisi beni daha sonra oldukça şaşırttı. Cana yakınlığı büyük bir sempati uyandırdı bende. Aspen hakkında, aslında halen yorumsuzum ama ailesine olan bağlılığı ve onlar için her şeyi göze alabilmesi çok hoştu.
Ve bitirmeden önce; görmüş olduğunuz kitabın kapağına adeta HASTAYIM! Defalarca bakmaktan kendimi alamadım. Kitabı bitirdim, hala bakıyorum! Herşey için DEX'i tebrik ediyorum. Sizlere de tavsiye ederim. Okuması kolay, sürükleyici bir kitaptı.
No comments:
Post a Comment