Bir destanı daha devirdik...

11.19.2012

15 dakikadır bakıyorum ekrana "ben bu film hakkında ne yazacağım?" diye kara kara düşünerek... Şöyle başlayayım bari: çok bekledik, çok!


Hepimiz bir solukta okumadık mı kardeşim son kitabı? Ama filmi ikiye bölüyoruz dediler, bir de üstüne beklettiler. Beklettikten sonra da öyle yavaş ilerleyen, bayık bir film yapmışlar yani. İlk yarıda neredeyse uyuyakalacaktım. Filmler genel olarak 'geyik' zaten, Robert Pattinson'ı görmüş olmaktan başka, öyle büyük bir beklentim yoktu yani. Cullen ailesine yardıma gelen vampirler çok ilginç karakterlerdi. Lee Pace ve Joe Anderson'ın bu filmde karşıma çıkacağını bilmiyorum hiç, çok iyi oldu! Özellikle Lee Pace hem tipi, hem de oynadığı karakterle şahaneydi! Bakınız...
Uzun lafın kısası, savaş sahnesi dışında bir esprisi yoktu filmin. Tek filmde toplayabilirlermiş aslında... Bu kadar bıdı bıdının arkasından bir de Alacakaranlık serisinin dünya üzerindeki etkisine bakmak lazım. Bir çok insanı okumaya ve hatta yazmaya teşvik etmiş olduğu kesin. Yazma kısmı çok iyi oldu mu emin değilim çünkü bir çok benzer, yalapşap yazılmış kitap çıktı piyasaya. Bundan sonra artık hangi kitap ortalığı bu kadar kasıp kavuracak bakalım...

No comments:

Post a Comment

Blog Design by Nudge Media Design | Powered by Blogger

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 Unported License.
Header'ımı sevgili kardeşim Jaffar yaptı.